Kendilerinden zerre kadar hoşlanmasam da iett nin yetmediği yerde ortalığı toparlayan ana unsur minibüsler.
Bizden başka hiç bir ülkede olmayan bir taşıma sistemi. Öyle ki bir Discovery Channel kaşifi Türkiye turu yaparken minibüsü tarif etmeye zorlanmıştı. Amiyane tabirle bizden birşey araklamada bir numara olan Yunanistan bir süre minibüsleri denemiş ama becerememiş ve seferden kaldırmışlar.
Belki de dünyada sadece bizim diyarda görebileceğimiz münübüsçülerimiz. Belediye ne zaman kaldıracak diye bekledğimiz münübüsler trafik sorununa çözüm olmak yerine problem olmaya devam ediyor. Sizlere Münibüscüler hakkında yapılan yorumları paylaşacağım. Münübüscüler özellikle okusun..
Bizden başka hiç bir ülkede olmayan bir taşıma sistemi. Öyle ki bir Discovery Channel kaşifi Türkiye turu yaparken minibüsü tarif etmeye zorlanmıştı. Amiyane tabirle bizden birşey araklamada bir numara olan Yunanistan bir süre minibüsleri denemiş ama becerememiş ve seferden kaldırmışlar.
Belki de dünyada sadece bizim diyarda görebileceğimiz münübüsçülerimiz. Belediye ne zaman kaldıracak diye bekledğimiz münübüsler trafik sorununa çözüm olmak yerine problem olmaya devam ediyor. Sizlere Münibüscüler hakkında yapılan yorumları paylaşacağım. Münübüscüler özellikle okusun..
- Minibüs full dolu bile olsa her durakta durup, bikip usanmaksizin kornaya basip kapiyi acan, minibüsün kalabalik olmamasi durumundaysa her durakta minimum 5 dk yolcu bekleyen, daha ne kadar bekliycez burda kaptan? sorusu yöneltildiginde kendi jargonlarinda kibar bir sekilde yanit veren söförlerin calistigi minibüs hatti.
- Durakta durup mutemadiyen korna calarak civardaki insanların fikirlerini degistirebileceklerine ve minibuslerine binmeye ikna edeceklerine yurekten inanan insanların calistigi minibusler.
- Bunlara binmemek için türlü numaralar çevirdiğim, bunlara binmeyeyim diye o kadar dakika bekleyip otobüslere bindiğim ama yeri gelip yanlış otobüse binip sonra da, minibüse binsem daha iyiydi deyip minibüse bindiğim ama hemen her binişimden sonra da "binecek başka bir şey olmazsa asla binmem" deyip daha sonra bir şekilde tekrar bindiğim minibüsler.bunlar yüzünden özel halk otobüslerinin bile aşığı olacak neredeyse insan yahu
- Bu hatti kullanan musterilerin tamami ayni ter kokusuna sahiptir. hatta cok uzun sure bu hatti kullandiysaniz -misal ben- "acaba onlar degil de ben mi kokuyorum?" paranoyasi yasarsiniz. soforleri ise oyle ac gozludurler ki, ust gecitten gecen insana korna calarlar.
- Her türlü otobüs durağı, üst geçit, alt geçit ve kavşakta yolcu bekleyerek insanlara sabır imtihanına sokan minibüs hattıdır. eğer ki minibüste boşluklar varsa ve geç saatler ise, minibüs şoförü üst geçitlerin altında daha bir ısrarlı bekler. etrafı dikkatlice kolaçan edip potansiyel müşterilere korna çalar. hatta yolun karşı tarafında daha üst geçidin ilk basamağına bile basmadan korna çalarak üst geçitten geçen insanlara varlığını belli eder.
- Kozyatağındaki evimden kartal'daki liseme gitmek için 5 sene boyunca bindiğim ve bu süre zarfında içlerinde sayısız kavga,fort,taciz,cepçilik olayına tanık olduğum, gözümün önünde bu hadiseleri gerçekleştirenleri, göte kelebek yeme korkusundan, hiç bir zaman deşifre edemediğim minibüslerdir.
hat, e-5 çevreyolunu kullandığı için hem plazaların hem de kenar mahallelerin arasından geçmekte ve bu sayede pek çok tabakadan yolcu taşımaktadır.özellikle sabah işe gidiş saatlerinde hattaki her minibüs balık istifi kıvamına gelmekte, yolcuların büyük çoğunluğunu lise öğrencileri, çevreyolu üzerindeki işyerlerinin emekçileri ve kartal devlet hastanesi - numune hastanesi yolcuları oluşturmaktadır.
sabah saatlerinden sonra,takribi 20 km lik yol üzerinde taşıyacak pek yolcu bulamayan hat minibüsleri, yaya potansiyelinin daha sık bulunduğu otobüs duraklarının,yaya üst geçitlerinin,yanyolların,ceplerin önlerini dakikalarca (bazen saatelerce) işgal etmekte; sürekli korna düttürme, camdan yüksek sesle istikamet anons etme,geliyor musun manasında el kol işaretleri yapma gibi, civarda bulunan insanlara kısa sürede rahatsızlık verecek icraatlerle müşteri toplamaya çalışmaktadırlar fakat haddinden uzun süren müşteri bekleyişleri, minibüsün içinde bulunan bazı yolcuların canını sıkmakta ve kimilerinin bu husustaki sıkıntılarını dile getirmelerine sebep olmaktadır.bu tepkiler karşında da şu ana kadar hiç bir gebze harem minibüs şöförünün yolcusuna hak verip,ısrarından vazgeçtiğine tanık olmadım.hatta çoğu halen küstahca karşılık vermektedir çünkü gidilen mesafe 20 km'den fazladır ve ekmek parasını çıkarak kadar yolcu alınmalıdır.hal böyle olunca da, nadiren durdurup binen bir yolcunun -varsa- leş kokan çuvalına dahi göz yumulmaktadır.pendik-kaynarca'dan itibaren yol üzerinden hemen hemen hiç müşteri alamayan bu minibüslerin %90'ı son derece keyfi bir hareket ile kaynarca'yı son durak olarak belirlemişlerdir.hatta bazılarının daha kartal-cevizli'den geri döndüğü gözlenmiştir.
velhasıl ı kelam; gebze harem hattı ve üzerinde çalışan minibüsler, istanbul'da ilkel taşımacılığın en somut örneği olup,güneydoğu anadolu bölgesinde günümüz şartları altında yapılan minibüs taşımacalığının batıya yansımasıdır. - Kısaca özetlemek gerekirsen İstanbul halkı Münübüscülerden bıkmış artık onları istemiyor. Bu yazıyı okuyan Münübüscülere vatandaşa kızacağına kendilerine çeki düzen versinler.
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorum yazarken dikkat;
1) Öncelikle, kesinlikle küfür etmiyorsunuz.
2) Eğer önceki yorumlardan birine cevap veriyorsanız kime cevap verdiğinizi belirtiyorsunuz.
3) Web sitenizin reklamını yapmak için saçma sapan, konuyla alakası olmayan yorumlar atmıyorsunuz.
4) Yorumunuza gelen cevapları görmek için
E-posta yoluyla abone ol seçeneğine tıklıyorsunuz
5) Teşekkürler eline sağlık vb gibi yorumlar yayınlanmaz